Gelişen teknolojinin insan yaşamındaki en önemli sonuçlarından biridir kentleşme. Küçük yerleşim alanlarından kentlere geçişte, değişen insan yaşamıyla birlikte yaşam alanlarının yani yapılı çevre elemanlarının da gerek işlev gerek yapısal anlamda farklılaştığı görülür. Bu değişikliklerin belirgin biçimde fark edildiği yapılı çevre elemanlarından biride konuttur.
Konut önce insanın sadece barınma ihtiyacını karşılayan belirli fonksiyonları üstlenmiş bir yapı iken, daha sonra insanın yaşam tarzı ve beğenileri ile de şekillenmeye başlamıştır. Konut toplu yaşama uyum sağlayan insanın bireyselleşebildiği başlıca mekandır aslında. Birey yaşadığı mekana kendi kültür ve kimliğinin izlerini taşır. Fakat gelişen teknolojinin bize sunduğu sınırsız olanakların yanında bugün kentlerimize baktığımızda tekdüzeleşmiş konut çözümlerini buna bağlı olarak monotonlaşmış insan yaşamını görmekteyiz. Kullanıcıların kültür ve yaşam tarzlarının göz ardı edildiği, estetik beğeni ve mimari kaygının hiçe sayıldığı, fonksiyonel birtakım ihtiyaçlara cevap verdiği sanılan fakat aslında ekonomik faktörlerin baskısında gerçekleşen, ’kent’ sözcüğünün çoğu kişiye göre görsel karşılığı olan yüksek katlı aynılaşmış apartmanlardır karşılaştığımız kentsel konut yapıları.
Kentleşmenin konut üzerindeki etkilerinin yanında, diğer bir yapılı çevre elemanı olan sokak kavramı üzerindeki etkileri de göz ardı edilemez. Sokakların insanların sohbet ettiği zaman geçirdiği, çocukların oyun oynadığı sosyalleştiği dış mekanlar olmaktan çıkıp; tek tip kentsel konutlar arasında sıkışmış, kentin koşuşturmacasında sadece ulaşım işlevini üstlendiği bir yaşam şeklini sunuyor bugünkü kentsel konut kavramı. Günümüz kentlerinde konutun çok katlı yapılar şeklinde üretilmesi önce insanın sokak kavramından sosyalleşme bağlamında uzaklaşmasına sebep olmuş; daha sonra ise toplu ve seri biçimde üretilmiş konutların kent dışına taşınmasıyla kent yaşantısından da soyutlanmış olduğu görülür.
Bu durumda kentlerimizi kentsel konut bağlamında irdelersek şu soruları sorabiliriz;
· Kentten veya sokak yaşantısından soyutlanmak kentlinin ihtiyacımıdır?
· Sokak kavramıyla ilişkili konut çözümleri nasıl gerçekleşebilir?
· Kent farklı kültürdeki bireyleri bir arada bulundururken neden bu farklılıklar konut çözümlerine uygulanamıyor? Uygulanırsa kente kimliksizlik ve karmaşa getirir mi? Yoksa bu farklılıklar kentliye farklı yaşamları tecrübe etme fırsatı sunar mı?
· Kentsel konutların benzerlik göstermesi kentsel bir dil oluşturma kaygısını mı güdüyor?
Jale Sarı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder